Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Kum taneleri gibi hayat.. Her bir bölümü yaşamımda bir kum tanesi gibi. Bir bakmışsın avuçlarında; bir bakmışsın parmaklarının arasından usulca, sessizce süzülür durumda.. Ne kadar kapasan parmaklarını nafile. Kendine bir yol bulup kaçan taneler hep oluyor. Ve ben kaçan taneleri ne kadar sevdiğimi bilip üzülerek, nemli gözlerle bakıyorum ardından..
Umutlarım gidiyor aslında her akan kum tanesi ile.. Boğazım düğüm düğüm oluyor “Sizi çok seviyorum” diyemiyorum.. Bunu dememin çok şey değiştirmiyeceğini bilmekte avuçlarımı kapamamı engelliyor. Çünkü ne kadar kaparsam avuçlarımı o kadar hızlancak kum tanelerinin kaçması..
Martılar çığlık çığlığa sahilde.. Sanki içimdeki canhıraş bağırtıyı duyup ona tepki veriyorlar.. Sessizce ilerliyorum kumsalda. Kızgın kumlara batıyor ayaklarım.. Denize gitmek gerek belkide serinlemek için. O zamanda ayağıma yapışmış kum tanelerini çalar benden sular. Ben seviyorum onları.. Onlarda ben…i….mi? Bilmiyorum.. Artık hiçbirşey bilmiyorum..
Susmayın… Birşeyler söyleyin sizde kum tanelerim. Hep bir ağızdan konuşun güç verin bana.. Bunca zaman birlikte değilmiydik bu sahilde? Sizle paylaşmadımmı ben tüm duygularımı? Gözümden yaşlar aktığında sizin üstünüze akıtmadımmı? Siz saklamadınızmı o gözyaşlarımı? Neden susuyorsunuz?
Aklım oyunlar oynuyor bana.. “Kelebek Etkisi” diye bir film vardı. Onu yaşamak gibi birazda.. Bir orda aklım, bir burda.. Duygularımla, mantığım kılıç kalkan kuşanmış savaş ediyorlar.. Kim yapacak barışı? Kim aracı olcak barış sağlamak için ikisine? Güçlü olmalı o elçi. Her ikisinede hükmedebilmeli.. Kim? Kim? Kim?
Lumpen hayatlar sarmış etrafımızı. Ne kum tanelerinin farkındalar, nede akıp gittiklerinden.. Kafalarını yukarı kaldırmışlar sadece güneşi görmeye çalışıyorlar. Oysa güneşe umut bağlayanların an gelip bulutlarla güneş kapandığında yada gece geldiğinde, kendi hayatlarınında duracağının farkında değiller. Oysa kum taneleri hep orda.. Gece yada gündüz.. Soğuk yada sıcak farketmiyor.. Güneş o anlık aydınlık ya.. O anlık sıcak ya.. O anı yaşamak kolay geliyor belkide.. Oysa sadakat kum tanelerinde.. Akıp gitselerde avuclarımızdan yine ordalar. Eğilip tekrar avucumuza alabiliyoruz. Güneş öylemi ya..
Issız kumsalda bir başımayım. Kum taneleri ve ben. Gözlerim uzak mavilikte bekliyorum. Ne beklediğimi bilmeden. Ne zaman geleceğini bilmeden. Ayak parmaklarımın arasında, avuçlarımda sürekli akan kum taneleri ve ben.. Ufukta gözlerim.. Biraz otursam.. Ama ya göremezsem uzakta geleni.. Ya geçip giderse yanımdan sessizce.. Böylece kalmalıyım.. Dimdik.. Ayakta.. Sapasağlam..
Mutlu olmayı özledim.. Gülücükler atmayı özledim. Oysa ne çok severim gülmeyi.. Dolu dolu hemde.. kahkahalar atarak.. Çok özledim çocuklar gibi umarsız, şen olmayı.. Ama sağımdan solumdan öylesine çok çekiştiren varki. Onlarla uğraşmaktan unutur oldum bunu. Özledim.. Hemde çok..
https://horozz.net/kum-tanelerim.html
Tarih: 2017-01-20 18:38:43 Kategori: Edebiyat
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Kum Tanelerim Nedir
Umutlarım gidiyor aslında her akan kum tanesi ile.. Boğazım düğüm düğüm oluyor “Sizi çok seviyorum” diyemiyorum.. Bunu dememin çok şey değiştirmiyeceğini bilmekte avuçlarımı kapamamı engelliyor. Çünkü ne kadar kaparsam avuçlarımı o kadar hızlancak kum tanelerinin kaçması..
Martılar çığlık çığlığa sahilde.. Sanki içimdeki canhıraş bağırtıyı duyup ona tepki veriyorlar.. Sessizce ilerliyorum kumsalda. Kızgın kumlara batıyor ayaklarım.. Denize gitmek gerek belkide serinlemek için. O zamanda ayağıma yapışmış kum tanelerini çalar benden sular. Ben seviyorum onları.. Onlarda ben…i….mi? Bilmiyorum.. Artık hiçbirşey bilmiyorum..
Susmayın… Birşeyler söyleyin sizde kum tanelerim. Hep bir ağızdan konuşun güç verin bana.. Bunca zaman birlikte değilmiydik bu sahilde? Sizle paylaşmadımmı ben tüm duygularımı? Gözümden yaşlar aktığında sizin üstünüze akıtmadımmı? Siz saklamadınızmı o gözyaşlarımı? Neden susuyorsunuz?
Aklım oyunlar oynuyor bana.. “Kelebek Etkisi” diye bir film vardı. Onu yaşamak gibi birazda.. Bir orda aklım, bir burda.. Duygularımla, mantığım kılıç kalkan kuşanmış savaş ediyorlar.. Kim yapacak barışı? Kim aracı olcak barış sağlamak için ikisine? Güçlü olmalı o elçi. Her ikisinede hükmedebilmeli.. Kim? Kim? Kim?
Lumpen hayatlar sarmış etrafımızı. Ne kum tanelerinin farkındalar, nede akıp gittiklerinden.. Kafalarını yukarı kaldırmışlar sadece güneşi görmeye çalışıyorlar. Oysa güneşe umut bağlayanların an gelip bulutlarla güneş kapandığında yada gece geldiğinde, kendi hayatlarınında duracağının farkında değiller. Oysa kum taneleri hep orda.. Gece yada gündüz.. Soğuk yada sıcak farketmiyor.. Güneş o anlık aydınlık ya.. O anlık sıcak ya.. O anı yaşamak kolay geliyor belkide.. Oysa sadakat kum tanelerinde.. Akıp gitselerde avuclarımızdan yine ordalar. Eğilip tekrar avucumuza alabiliyoruz. Güneş öylemi ya..
Issız kumsalda bir başımayım. Kum taneleri ve ben. Gözlerim uzak mavilikte bekliyorum. Ne beklediğimi bilmeden. Ne zaman geleceğini bilmeden. Ayak parmaklarımın arasında, avuçlarımda sürekli akan kum taneleri ve ben.. Ufukta gözlerim.. Biraz otursam.. Ama ya göremezsem uzakta geleni.. Ya geçip giderse yanımdan sessizce.. Böylece kalmalıyım.. Dimdik.. Ayakta.. Sapasağlam..
Mutlu olmayı özledim.. Gülücükler atmayı özledim. Oysa ne çok severim gülmeyi.. Dolu dolu hemde.. kahkahalar atarak.. Çok özledim çocuklar gibi umarsız, şen olmayı.. Ama sağımdan solumdan öylesine çok çekiştiren varki. Onlarla uğraşmaktan unutur oldum bunu. Özledim.. Hemde çok..
https://horozz.net/kum-tanelerim.html
Tarih: 2017-01-20 18:38:43 Kategori: Edebiyat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx